Bunları Biliyor Musunuz?
|
|
|
Fiyat Farkına İlişkin İhale Dokümanlarında Yapılacak Düzenlemelerde Dikkat Edilecek Hus...
|
|
Bilindiği üzere, 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununa Göre İhale Edilen Mal Alımları, Hizmet Alımları ve Yapım İşlerinde Uygulanacak Fiyat Farkına İlişkin Esaslarda değişiklik yapan Esaslara ilişkin 23 Şubat 2022 tarihli ve 5202 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı, 24 Şubat 2022 tarihli ve 31760 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 26 Mart 2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu kapsamda yapılan değişikliklerle;
a) Mal alımlarında:
1- Elektrik, doğalgaz, petrol ürünleri, LPG ve ilaç alımları dışında kalan mal alımlarında, sözleşme süresinin 180 takvim gününü aşması kaydıyla, sözleşmenin 180 takvim gününü aşan kısmı için fiyat farkı verilmesi imkânı getirilmiştir.
2- Sıvılaştırılmış doğalgaz alımlarına ilişkin fiyat farkı hesabında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayımlanan ilgili endeks yerine Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından yayımlanan fiyatların esas alınması sağlanmıştır. Söz konusu fiyatlar aylık olarak EPDK’nın resmi internet sitesinde yayımlanmaktadır.
b) Hizmet alımlarında:
1- Sözleşme süresi 365 takvim gününü aşan hizmet alımlarında fiyat farkı hesaplanması zorunluluğu getirilmiştir.
2- İdarece ihale dokümanında fiyat farkı verileceğine ilişkin düzenleme yapılması durumunda, hizmet alımında kullanılacak girdilerin ağırlık katsayılarının ve kullanılacak alt endekslerin dokümanda belirlenmesi zorunlu hale getirilmiştir. Buna göre, idarelerce ihale dokümanında girdilerin ağırlık katsayıları ve kullanılacak alt endeksler belirlenmeyerek, sadece ilgili TÜİK genel endeksi üzerinden fiyat farkı verilmesi mümkün olmayacaktır.
3- İhale dokümanında fiyat farkı hesaplanması öngörülen malzemeli yemek hizmeti alımlarında, çiğ girdilere ilişkin olarak her durumda gıda ürünlerine ait ilgili TÜİK alt endekslerinin kullanılması zorunlu hale getirilmiştir.
4- Akaryakıt girdisine ilişkin fiyat farkı hesabında TÜİK tarafından yayımlanan ilgili endeks yerine EPDK tarafından yayımlanan bayi satış fiyatlarının esas alınmasına yönelik değişiklik yapılmıştır. Söz konusu fiyatlar günlük/aylık olarak EPDK’nın resmi internet sitesinde yayımlanmaktadır.
5- Sözleşme imzalandıktan sonra ÖTV değişikliği yapıldığı takdirde bu değişimin ayrıca hesaplanmasına ilişkin hüküm yürürlükten kaldırılmıştır.
c) Yapım işlerinde:
1- Sözleşme süresi 365 takvim gününü aşan yapım işlerinde fiyat farkı hesaplanması zorunluluğu getirilmiştir.
2- İdarece ihale dokümanında fiyat farkı verileceğine ilişkin düzenleme yapılması durumunda, yapım işinde kullanılacak girdilerin ağırlık katsayılarının ve kullanılacak alt endekslerin dokümanda belirlenmesi zorunlu hale getirilmiştir. Buna göre, idarelerce ihale dokümanında girdilerin ağırlık katsayıları ve kullanılacak alt endeksler belirlenmeyerek, sadece ilgili TÜİK genel endeksi üzerinden fiyat farkı verilmesi mümkün olmayacaktır.
3- Akaryakıt girdisine ilişkin fiyat farkı hesabında TÜİK tarafından yayımlanan ilgili endeks yerine EPDK tarafından yayımlanan bayi satış fiyatlarının esas alınmasına yönelik değişiklik yapılmıştır. Söz konusu fiyatlar günlük/aylık olarak EPDK’nın resmi internet sitesinde yayımlanmaktadır.
4- Sözleşme imzalandıktan sonra ÖTV değişikliği yapıldığı takdirde bu değişimin ayrıca hesaplanmasına ilişkin hüküm yürürlükten kaldırılmıştır.
5- Sözleşme süresi bitmiş ve idarenin izni ile cezalı çalışılan işlerde, fiyat farkı hesabında, süre bitim tarihinde uygulanmakta olan “Pn” değeri ile cezalı çalışılan süredeki “Pn” değerinden düşük olanın esas alınmasına ilişkin hükümde değişikliğe gidilerek karşılaştırmanın her bir endeks üzerinden yapılması ve “Pn” değerinin düşük olan endeksler kullanılarak hesaplanması kuralı getirilmiştir.
Bu çerçevede, ihale ve sözleşme süreçlerinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesini teminen, ilanı veya duyurusu 28 Mart 2022 tarihi ve sonrasında yapılacak ihalelerde, idarelerce ihale dokümanlarının hazırlanmasında yukarıda aktarılan hususların dikkate alınması önem arz etmektedir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
|
|
Kamu İhale Kurumuna Yatırılan İtirazen Şikayet Bedelinin Geri Alınması Mümkün Müdür? Kamu İhale Kanununun 54 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca, şikayet ve itirazen şikayet başvuruları, dava açılmadan önce tamamlanması zorunlu idari başvuru yollarıdır. Bir başka deyişle şikayet yollarına başvurulmadan idare mahkemesine başvurarak hak aramak imkanı bulunmamaktadır. 4734 Sayılı Kanun kapsamında yapılan İhalelerde İdarenin hukuka aykırı işlemleri sebebiyle hak kaybına uğradığı , uğramasının muhtemel olduğu iddiasında bulunan istekliler veya istekli olabilecekler Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet başvurusunda bulunduklarında önceden belirlenmiş şikayet başvuru bedelini Kurumun banka hesabına yatırmak zorundadırlar.
İtirazen şikayet için başvuru bedeli Kamu İhale Kanununun 53 üncü maddesinde düzenlenen (j) bendinin (2) numaralı alt bendinde düzenlenmiştir. Söz konusu Kanun hükmünde;
2) Yaklaşık maliyeti beş yüz bin Türk Lirasına (Beşyüzotuzbirbin sekizyüz Türk Lirasına) kadar olan ihalelerde üç bin Türk Lirası (Üçbin yüzdoksan Türk Lirası), beş yüz bin Türk Lirasından (Beşyüzotuzbirbin sekizyüz Türk Lirasından) iki milyon Türk Lirasına (İkimilyon yüzyirmiyedibin ikiyüz Türk Lirasına) kadar olanlarda altı bin Türk Lirası (Altıbin üçyüzseksenbir Türk Lirası), iki milyon Türk Lirasından (İkimilyon yüzyirmiyedibin ikiyüz Türk Lirasından) on beş milyon Türk Lirasına (Onbeşmilyon dokuzyüzellidörtbin Türk Lirasına), kadar olanlarda dokuz bin Türk Lirası (Dokuzbin beşyüzyetmişiki Türk Lirası), on beş milyon Türk Lirası (Onbeşmilyon dokuzyüzellidörtbin Türk Lirası) ve üzerinde olanlarda on iki bin Türk Lirası (Onikibin yediyüzaltmışüç Türk Lirası) tutarındaki itirazen şikâyet başvuru bedeli." denilmektedir. Başvuru bedeli bir hizmet karşılığı olarak alındığı için adı açıkça belirtilmemiş olmakla birlikte mali literatürdeki niteliği itibariyle bir çeşit harçtır. Konunun hukuk tekniği açısından önemi kadar, söz konusu başvuru bedellerinin mahkeme masraflarının 15-35 katı daha yüksek boyutlarında bir değer taşıması karşısında ekonomik boyutu da önem taşımaktadır. İtirazen şikayet başvurunda bulunan ve KİK Kararı ile bu başvurularında haklı oldukları tespit edilenlerin Kamu İhale Kurumuna yatırmış oldukları itirazen şikayet başvuru bedelinin hukuka aykırı işlem veya eylemde bulunan İdareye yüklenmesine karar verilmesinin gerektiği düşünülebilir ise de ; 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununda ve ikincil mevzuatta bu yönde bir düzenleme mevcut değildir. Bu durumda, Kamu İhale Kurumu bir mahkeme olmadığı için İdari Yargılama Usulü Kanununun 31 nci maddesi ve bu maddenin atıfta bulunduğu Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 413 ve devam eden madde hükümlerini uygulamak imkanı kalmamıştır. Bununla beraber, isteklinin haklı çıkması halinde söz konusu bedelin iade edilmemesi, sebepsiz zenginleşme örneğidir. İhalede istekli veya istekli olabileceklerin , ihale doküman satınalma bedeli , geçici teminat masrafı , belge temini masrafı , noter masrafı ve ihaleye katılım için gereken diğer masraflarının olduğu bir gerçektir. İhalenin kazanılması veya kazanılmaması halinde tüm bu masraflar kendi uhdesinde kalacaktır. İhale iş ve işlemlerinde hukuka aykırı ve kendileri açısından zarara yol açan veya açabilecek bir durum olmadığı sürece şikayet ve/veya itirazen şikayet başvurusunda bulunulması da söz konusu olmayacak ve bunun için şikayet başvuru bedeli ödenmeyecektir. Aksi halde ne olacaktır? İdarenin hukuka aykırı işleminden zarar gören veya görebilecek isteklinin itirazen şikayet başvurusunda bulunması ve bu başvurusu sonucunda iddialarının yerinde görülmesi ve/fakat düzeltici işlem de belirlenmemiş olması halinde, yatırmış olduğu itirazen şikayet başvuru bedelini geri alabilecek midir? Bu konuda aşağıdaki şekilde değerlendirme yapmak mümkündür Mahkemece haklı çıkan tarafa, Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet başvuru bedelinin ödenmesi konusu, kanımızca söz konusu başvuru bedelinin mahkeme masrafı sayılıp sayılmamasına bağlıdır. Konu idari yargıyla ilgili olduğu için öncelikle İdari Yargılama Usulü Kanununun içerisinde çözüm aramak gerekmektedir. İdari Yargılama Usulü Hakkında Kanunun 31 nci maddesi uyarınca, İdari Yargılama Usulü Hakkında Kanunda hüküm bulunmayan hususlarla bu arada yargılama giderleri konusunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygulanır. Söz konusu yasanın 416 ncı maddesi uyarınca, mahkeme masraflarını peşin olarak ödeyen taraf haklı çıkarsa, bu masraf diğer tarafa yüklenir. Mahkeme giderlerinin ayrıntıları söz konu yasada sayılmıştır. Bununla beraber, öğretide kabul edildiğine göre, davanın açılmasından kesin hükme kadar tarafların harcadığı para tutarları yargılama giderleri olarak kabul edilir. (İbrahim Topuz Kadir Özkaya, Açıklamalı İçtihatlı İdari Yargılama Usulü Kanunu, Sf.696) Kamu İhale Kurumuna itirazen başvuru bedelleri dava açılması için yapılması zorunlu olduğu, mahiyeti itibariyle de harç niteliğinde olduğu için mahkeme masrafı olarak kabul edilmelidir. Bu durumda itirazen şikayet başvuru bedelleri ayrı bir dava açılmaksızın, konunun yargılandığı davada hükme bağlanarak mahkeme masrafları arasında gösterilip haksız çıkan tarafa yüklenebilir. Söz konusu bedelin istenebilmesi ayrı bir dava açmayı gerektirmemelidir. Ancak uygulamada bazı mahkeme kararlarında söz konusu giderin ayrı bir dava konusu olabileceği, aynı davada talep edilemeyeceği belirtilmektedir. Bu tür kararlara örnek olarak Ankara 16. İdare Mahkemesinin 14.04.2010 tarih ve E.2010/478 K.2010/482 sayılı kararı gösterilebilir. Söz konusu karar, Kamu İhale Kurumuna itirazen başvuru bedelini bir mahkeme masrafı olarak kabul etmemektedir. Kuşkusuz bu yorum tarzı karşısında vatandaş, itiraz ve itirazen şikayet yollarını tamamlayarak ayrı bir dava açmak zorunda kalmakta, daha fazla emek ve zaman harcamaktadır. İdarenin ve mahkemenin iş yükü çoğalmakta yani vatandaşın işi zorlaştırılmaktadır. SONUÇ Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet başvuru bedelleri, mahkemelerin başvuru bedelleri normal mahkeme masraflarından daha büyük miktara varmaktadır. Bu nedenle dava açma hakkı ve yargıya başvurma açısından caydırıcı etkisi çok fazladır. Bu nedenle savunma hakkını kısıtladığı için Anayasaya aykırılığı da savunulabilir. Ancak her halükarda miktarlarının mahkemelere başvuru bedellerinden çok yüksek miktarlara ulaşması karşısında önemi çok daha fazladır. 4734 Sayılı Kanunun görevlilerin ceza sorumluluğunu düzenleyen 60. maddesine göre , "İhale yetkilisi ile ihale komisyonlarının başkan ve üyeleri ile ihale işlemlerinden sözleşme yapılmasına kadar ihale sürecindeki her aşamada görev alan diğer ilgililerin; 17 nci maddede belirtilen fiil veya davranışlarda bulunduklarının, görevlerini kanuni gereklere uygun veya tarafsızlıkla yapmadıklarının, taraflardan birinin zararına yol açacak ihmalde veya kusurlu hareketlerde bulunduklarının tespiti halinde, haklarında ilgili mevzuatları gereğince disiplin cezası uygulanır." 657 Sayılı devlet Memurları Kanunun Kişisel Sorumluluk Ve Zarar başlıklı 12 nci maddesine göre ; " Devlet memurları, görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek ve kendilerine teslim edilen Devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almak zorundadırlar." Aynı Kanunun Kişilerin Uğradıkları Zararlar başlıklı 13 ncü maddesi ise şu şekildedir ; "Kişiler kamu hukukuna tabi görevlerle ilgili olarak uğradıkları zararlardan dolayı bu görevleri yerine getiren personel aleyhine değil, ilgili kurum aleyhine dava açarlar." 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununun Yargısal İnceleme başlıklı 57 nci maddesi gereğince şikayetler ve Kurum tarafından verilen nihai kararlar Türkiye Cumhuriyeti Mahkemelerinde dava konusu edilebilmektedir. Bu kapsamda , İdarenin hukuka aykırı işlemleri sebebiyle itirazen şikayet başvuru bedeli ödemek zorunda kalan ve bu şikayetinde haklı bulunanların, bu meblağı ilgili İdareden talep edebilmelerinin ve dava konusu yapılması mümkündür.
|
|
İş ortaklığı olarak yapılan yapım işlerinde, ortağın biri ortaklıktan çekilmesi ve iş ortaklıktaki payını ortaklığın diğer ortaklarına devretmesi durumunda işi tamamlayan ortaklara hangi durumda iş deneyim belgesi düzenlenebilir? Yazımızda bu konuyu incelemeye çalışacağız.
Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği'nin "Belge düzenleme koşulları" başlıklı 44. maddesinde "(3) İdarenin izni ile devredilen ve geçici kabulü yapılan işlerde; a) (Değişik:RG-3/7/2009-27277)Devir öncesinde veya sonrasındaki dönemde işin ilk sözleşme bedelinin en az % 80’i oranındaki kısmını gerçekleştiren yüklenicilere “yüklenici iş bitirme belgesi”, b) İlk sözleşme bedelinin en az % 80’i oranında denetleme ve yönetme görevinde bulunan mimar veya mühendislere “iş denetleme belgesi” veya “iş yönetme belgesi”, düzenlenir. (6) (Değişik:RG-3/7/2009-27277) İş ortaklığında, ortakların biri veya birkaçı tarafından sözleşmenin devredilmesi halinde, ilk sözleşme bedelinin en az % 80’inde bulunan ortağa geçici kabul sonrası iş deneyim belgesi düzenlenir. " hükmü "İş deneyim belgelerinin verilmesi" başlıklı 47. maddesinde ise "(5) Ortak girişimler için a) İş ortaklığı tarafından gerçekleştirilen işlerde, ortakların her birinin hissesini ayrı ayrı gösteren ortak sayısı kadar iş bitirme belgesi düzenlenir," "İş Deneyim Belgelerinin Değerlendirilmesi" başlıklı 48i maddesinde ise "(3)(Değişik:RG-16/7/2011-27996)İş ortaklığı tarafından gerçekleştirilen işlerden edinilen iş deneyim belgelerindeki tutarlar, aday veya isteklinin belge sahibi iş ortaklığındaki hisse oranları esas alınarak değerlendirilir. Ancak ihaleye katılan iş ortaklığının ortakları tarafından ortaklık oranları ve yapısı aynı olmak kaydıyla daha önce kurulmuş olan iş ortaklığının gerçekleştirdiği bir işten elde ettiği iş deneyim belgesi sunulması halinde, iş ortaklığının iş deneyiminin değerlendirilmesinde ortakların hisse oranlarına bakılmaksızın sunduğu belge üzerindeki tutar esas alınır. " “İş deneyimini gösteren belgeler” başlıklı 39’uncu maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendinde "(Değişik:RG-3/7/2009-27277)Devredilen işlerde, devir öncesindeki veya sonrasındaki dönemde ilk sözleşme bedelinin en az % 80’inin gerçekleştirilmesi şartıyla, ilk ilan veya davet tarihinden geriye doğru son onbeş yıl içinde geçici kabulü yapılan, işlerle ilgili deneyimlerini gösteren belgeler sunulur." hükümleri bulunmaktadır.
Kamu İhale Kurulu'nun 17.10.2021 tarihinde aldığı karar ise "İş ortaklıklarındaki ortakların biri veya birkaçı tarafından sözleşmenin devredildiği hallerde iş deneyim belgesi düzenlenebilmesi için, öncelikle ortaklık oranına bakılmaksızın geçici kabul sonrasında ilgili ortağın ilk sözleşme bedelinin en az % 80’inde bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, söz konusu şartın sağlanması durumunda ise ilk sözleşme bedelinin en az % 80’i oranındaki kısmının yüklenici tarafından gerçekleştirilmesi şartı aranmaksızın iş deneyim tutarının; devir tarihinden önce ortaklık hissesi oranına göre gerçekleştirilen kısım tutarı ile devir tarihinden sonra gerçekleştirilen kısım tutarının toplamı üzerinden belirlenmesi gerektiğine,
Oybirliği ile karar verildi" şeklindedir. Yukarıdaki hükümlerden de anlaşılacağı üzere iş ortaklıklarında sözleşmenin devredilmesi durumunda ortaklık oranına bakılmaksızıın ilk sözleşme bedelinin %80 ini tamamlayan ortağa işin geçici kabulü yapılması şartıyla iş deneyim belgesi düzenlenmesi gerekir. İş ortaklıklarında iş deneyim belgelerindeki tutarlar ise her ortağın hissesi oranında değerlendirilir.Örnekle açıklamak gerekirse iş ortaklığı olarak taahhüt edilen bir işte %50-%50 ortaklı A ve B firması olsun. İşin ilk sözleşme bedeli 100 TL ve toplam sözleşme bedeli100 TL, işin %78 inin iş ortaklıyla gerçekleştirildiğini ve daha sonra A firmasının işi B firmasına devrettiğini ve işin geçici kabulunün yapıldığını varsayalım. Bu durumda işi devralarak tamamlayan A veya B firmasına iş deneyim belgesi düzenlenmesi için bu firmanın işin tamamı boyunca ilk sözleşme bedelinin en az %80 inde bulunmuş olması ve işin geçici kabulunun yapılmış olması gerekmektedir. Bu noktada ilk husus işi deviralan firmanın ilk sözleşme bedelinin en az %80'lik kısmında bulunması gerektiğidir. Örneğimizden yola çıkarak B firması işin tamamında (%100) yer aldığı için B firmasına iş deneyim belgesi düzenlenir. A firması ise işin %80 inde bulunmadığı için (%78 lik kısmında bulunduğu için) bu firmaya iş deneyim belgesi düzenlenmez. B firmasının yaptığı iş tutarı ise şu şekilde hesaplanır: İş ortaklıklarında iş deneyim tutarı ortakların hissesi oranında değerlendirildiğinden, burada da iş ortaklığı devam ettiği müddetçe yapılan iş, ortaklık oranına bölünerek hesaplanmalı ve devir tarihinden sonra B firmasının yaptığı iş tutarına eklenmelidir. Bu durumda B firmasının iş ortaklığı boyunca yaptığı iş tutarı 100x0,78x0,5=39 TL dir. İşin geri kalan kısmında ise (100-78)=%22, 100 TL tutarındaki iş için 100x0,22=22 TL tutarında iş yapılmıştır. B firmasının toplamda gerçekleştirdiği iş tutarı ise 39+22=61 TL dir. Yani B firmasına 61 TL tutarında iş deneyim belgesi düzenlenmesi gerekmektedir.
|
KAYBETTİĞİNİZ İHALELERİ GERİ KAZANDIRIYORUZ
|
|
www.kikuyusmazlikkararlari.com kaybettiğiniz ihaleleri geri kazandırır.. Danışmanlığını yaptığımız firmanın ihaleden haksız yere elenmesi neticesinde KİK e yaptığımız başvuru neticesinde KİK düzeltici işlm kararı vermiştir. Karar aşağıdadır.. Toplantı No : 2020/019
Gündem No : 31
Karar Tarihi : 07.05.2020
Karar No : 2020/UY.II-824
BAŞVURU SAHİBİ:
Yusuf SÖNMEZ
İHALEYİ YAPAN İDARE:
Kayseri ve Civarı Elektrik Türk A.Ş.,
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2020/67108
İhale Kayıt Numaralı “Kayseri İli 20-38-06 Grup No’lu Tomarza İlçesi
ENH ve AG-YG (OG) Elektrik Tesisleri Yapımı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
Kayseri
ve Civarı Elektrik Türk A.Ş. tarafından 04.03.2020 tarihinde açık ihale
usulü ile gerçekleştirilen “Kayseri İli 20-38-06 Grup No’lu Tomarza
İlçesi ENH ve AG-YG (OG) Elektrik Tesisleri Yapımı” ihalesine ilişkin
olarak Yusuf Sönmez’in 20.03.2020 tarihinde yaptığı şikâyet
başvurusunun, idarenin 30.03.2020 tarihli yazısı ile reddi üzerine,
başvuru sahibince 06.04.2020 tarih ve 16755 sayı ile Kurum kayıtlarına
alınan 04.04.2020 tarihli dilekçe ile itirazen şikâyet başvurusunda
bulunulmuştur.
Başvuruya ilişkin
olarak 2020/627 sayılı itirazen şikâyet dosyası kapsamında yapılan
inceleme neticesinde esas inceleme raporu tanzim edilmiştir.
KARAR:
Esas inceleme raporu ve ekleri incelendi.
İtirazen
şikâyet dilekçesinde özetle, tekliflerinin, idare tarafından hesaplanan
sınır değerin altında olduğu gerekçesiyle İdari Şartname’nin “Sınır
değer” başlıklı 33’üncü maddesi gereğince açıklama istenmeksizin
reddedildiği, ancak söz konusu işlemin yerinde olmadığı, şöyle ki;
ATC
Özel Mühendislik A.Ş. ile Akın Özel tarafından sunulan birim fiyat
teklif mektubu eki birim fiyat teklif cetvelinde yer alan “Modüler
Hücreler” iş kalemi için birim fiyat teklif edilmediği ve Akın Özel
gerçek kişisinin aynı zamanda ATC Özel Mühendislik A.Ş. tüzel
kişiliğinin yönetim kurulu başkanı ve sermayesinin yarısına sahip olduğu
tespiti üzerine adı geçen istekliler tarafından 4734 sayılı Kamu İhale
Kanunu’nun 17’nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen
yasak fiil veya davranışlarda bulunulduğu gerekçeleriyle tekliflerinin
değerlendirme dışı bırakılarak, haklarında bu Kanun’un 58’inci
maddesinde belirtilen hükümlerin uygulandığı, ancak bu isteklilerin
tekliflerinin sınır değer hesabına dâhil edilmediği, bu noktada Yapım
İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 54’üncü maddesi ve Kamu İhale
Genel Tebliği’nin 45.1.1.5’inci maddesi dikkate alındığında birim fiyat
teklif cetveli üzerinde yapılan aritmetik hata, miktar ve birim fiyat
gibi değerlendirmelerin ihalenin ilk oturumunda gerçekleştirilen
işlemler olmadığı, ayrıca bu istekliler hakkında anılan Kanun’un 17’nci
maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen yasak fiil veya
davranışta bulunulduğunun tespiti üzerine gerçekleştirilen işlemlerin de
sınır değer hesabına etkisinin bulunmadığı, bu nedenlerle adı geçen
isteklilerinin tekliflerinin sınır hesabına dâhil edilmesi gerektiği, bu
çerçevede yapılan hesaplama neticesinde tekliflerinin sınır değerin
üzerindeki en avantajlı teklif olacağı iddialarına yer verilmiştir.
Başvuru sahibinin iddialarının değerlendirilmesi sonucunda aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Tekliflerin hazırlanması ve sunulması” başlıklı 30’uncu maddesinde “…Teklif
mektupları yazılı ve imzalı olarak sunulur. Teklif mektubunda ihale
dokümanının tamamen okunup kabul edildiğinin belirtilmesi, teklif edilen
bedelin rakam ve yazı ile birbirine uygun olarak açıkça yazılması,
üzerinde kazıntı, silinti, düzeltme bulunmaması ve teklif mektubunun ad,
soyad veya ticaret unvanı yazılmak suretiyle yetkili kişilerce
imzalanmış olması zorunludur. …” hükmü,
Anılan Kanun’un “Tekliflerin alınması ve açılması” başlıklı 36’ncı maddesinde “Teklifler
ihale dokümanında belirtilen ihale saatine kadar idareye verilir. İhale
komisyonunca ihale dokümanında belirtilen saatte kaç teklif verilmiş
olduğu bir tutanakla tespit edilerek, hazır bulunanlara duyurulur ve
hemen ihaleye başlanır. İhale komisyonu teklif zarflarını alınış
sırasına göre inceler. 30 uncu maddenin birinci fıkrasına uygun olmayan
zarflar bir tutanak ile belirlenerek değerlendirmeye alınmaz. Zarflar
isteklilerle birlikte hazır bulunanlar önünde alınış sırasına göre
açılır.
İsteklilerin belgelerinin eksik olup
olmadığı ve teklif mektubu ile geçici teminatlarının usulüne uygun olup
olmadığı kontrol edilir. Belgeleri eksik veya teklif mektubu ile geçici
teminatı usulüne uygun olmayan istekliler tutanakla tespit edilir.
İstekliler ile teklif fiyatları ve yaklaşık maliyet tutarı açıklanır. Bu
işlemlere ilişkin hazırlanan tutanak ihale komisyonunca imzalanır. Bu
aşamada; hiçbir teklifin reddine veya kabulüne karar verilmez, teklifi
oluşturan belgeler düzeltilemez ve tamamlanamaz. Teklifler ihale
komisyonunca hemen değerlendirilmek üzere oturum kapatılır.” hükmü,
Aynı Kanun’un “Tekliflerin değerlendirilmesi” başlıklı 37’nci maddesinde “…Tekliflerin
değerlendirilmesinde, öncelikle belgeleri eksik olduğu veya teklif
mektubu ile geçici teminatı usulüne uygun olmadığı 36 ncı maddeye göre
ilk oturumda tespit edilen isteklilerin tekliflerinin değerlendirme dışı
bırakılmasına karar verilir.
…
Bu
ilk değerlendirme ve işlemler sonucunda belgeleri eksiksiz ve teklif
mektubu ile geçici teminatı usulüne uygun olan isteklilerin
tekliflerinin ayrıntılı değerlendirilmesine geçilir. Bu aşamada,
isteklilerin ihale konusu işi yapabilme kapasitelerini belirleyen
yeterlik kriterlerine ve tekliflerin ihale dokümanında belirtilen
şartlara uygun olup olmadığı ile birim fiyat teklif cetvellerinde
aritmetik hata bulunup bulunmadığı incelenir. Uygun olmadığı belirlenen
isteklilerin teklifleri ile birim fiyat teklif cetvellerinde aritmetik
hata bulunan teklifler değerlendirme dışı bırakılır.” hükmü yer almaktadır.
Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin “Başvuru ve teklif mektuplarının şekli” başlıklı 54’üncü maddesinde “(1) Başvuru ve teklif mektupları bu Yönetmeliğin ekinde yer alan standart formlar esas alınarak hazırlanır.
(2) Teklif mektubunun aşağıdaki şartları taşıması zorunludur:
a) Yazılı olması.
b) İhale dokümanının tamamen okunup kabul edildiğinin belirtilmesi.
c) Teklif edilen bedelin rakam ve yazı ile birbirine uygun olarak açıkça yazılması.
ç) Üzerinde kazıntı, silinti, düzeltme bulunmaması.
d)
Türk vatandaşı gerçek kişilerin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası,
Türkiye’de faaliyet gösteren tüzel kişilerin vergi kimlik numarasının
belirtilmesi.
e) Ad ve soyadı veya ticaret unvanı yazılmak suretiyle yetkili kişilerce imzalanmış olması.
…
(5)
Teklif mektuplarının şekil ve içerik bakımından yukarıda belirtilen
niteliklere ve teklif mektubu standart formuna uygun olmaması teklifin
esasını değiştirecek nitelikte bir eksiklik olarak kabul edilir.
Taşıması zorunlu hususlardan herhangi birini taşımayan teklif
mektuplarının değiştirilmesi, düzeltilmesi veya eksikliklerinin
giderilmesi gibi yollara başvurulamaz. Teklif mektubu usulüne uygun
olmayan isteklinin teklifi değerlendirme dışı bırakılır.” hükmü,
Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Sınır değer tespiti ve aşırı düşük teklifler” başlıklı 45’inci maddesinde “45.1.1.
Yapım işleri ihalelerinde, 4734 sayılı Kanunun 36’ncı maddesi uyarınca
ilk oturumda teklif mektubu ve geçici teminatını usulüne uygun sunan
geçerli teklifler tespit edildikten sonra;
Yaklaşık
maliyetin % 120’sinin üzerindeki ve % 40’ının altındaki teklifler
dikkate alınmaksızın, geçerli tekliflerin aritmetik ortalaması ve
standart sapması hesaplanır.
…
45.1.1.5.
Bu madde kapsamında sınır değer hesaplanmasında, 4734 sayılı Kanunun
36’ncı maddesi uyarınca ilk oturumda teklif mektubu ve geçici teminatını
usulüne uygun sunan isteklilerin teklifleri “geçerli teklif” olarak
dikkate alınacaktır. …” açıklaması yer almaktadır.
İhale konusu işe ait İdari Şartname’nin “İhale konusu işe ilişkin bilgiler” başlıklı 2’nci maddesinde “İhale konusu işin
a) Adı: Kayseri İli 20-38-06 Grup No’lu Tomarza İlçesi ENH ve AG-YG(OG) Elektrik Tesisleri Yapımı
..
c) Miktarı (fiziki) ve türü:
Talas
İlçesi Alaybeyli DM -Tomarza Arası, Reşadiye Mahallesi Talas TM ile
Alaybeyli DM Arası ENH Elektrik Tesislerinden oluşan 1 (bir) grup
elektrik tesisi yapım işi …” düzenlemesi,
Anılan Şartname’nin “İhale dokümanının kapsamı” başlıklı 5’inci maddesinde “5.1. İhale dokümanı aşağıdaki belgelerden oluşmaktadır:
…
d) Standart formlar:
Standart Form-KİK015.3/Y: Birim Fiyat Teklif Mektubu, Standart Form-KİK0015.5/Y: Birim Fiyat Teklif Cetveli,
…
f)
…
20.38.06
Grup Birim Fiyat Teklif Cetveli (Teklif Mektubu Eki) (Grup iş
içerisindeki birim fiyat kalemleri, Excel dosyası formatında formüllü
olarak ihale dokümanı kapsamında bulunan TEKNİK ŞARTNAME_20.38.06
klasörü içerisinde verilmiştir. İstekliler birim fiyatlarını bu Excel
dosyasına girerek oluşturacaklar ve çıktısını alarak tüm sayfaları firma
kaşesi ve yetkili imzalar konularak teklif mektubu ekinde
sunacaklardır.” düzenlemesi,
Anılan Şartname’nin “İhaleye katılabilmek için gereken belgeler ve yeterlik kriterleri” başlıklı 7’nci maddesinde “7.1. İsteklilerin ihaleye katılabilmeleri için aşağıda sayılan belgeleri teklifleri kapsamında sunmaları gerekir:
…
c) Bu Şartname ekinde yer alan standart forma uygun teklif mektubu …” düzenlemesi,
Anılan Şartname’nin “Sınır değer” başlıklı 33’üncü maddesinde “33.1.
İhale komisyonu verilen teklifleri değerlendirdikten sonra Kurum
tarafından belirlenen yönteme göre sınır değeri hesaplar.
33.2.
Teklifi sınır değerin altında olduğu tespit edilen isteklilerin
teklifleri, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin
reddedilecektir.” düzenlemesi,
Aynı Şartname’nin “Ekonomik açıdan en avantajlı teklifin belirlenmesi” başlıklı 35’inci maddesinde “35.1. Bu ihalede ekonomik açıdan en avantajlı teklif, teklif edilen fiyatların en düşük olanıdır …” düzenlemesi yer almaktadır.
Kamu
ihale mevzuatında teklif mektubunda bulunması gereken şartlar
belirlenmiş olup yukarıda aktarılan Yönetmelik maddesinde teklif
mektuplarının şekil ve içerik bakımından belirlenen bu niteliklere ve
teklif mektubu standart formuna uygun olmamasının teklifin esasını
değiştirecek nitelikte bir eksiklik olarak kabul edileceği ifade
edilmiştir. Bu noktada ise teklif mektubu usulüne uygun olmayan
isteklinin teklifinin değerlendirme dışı bırakılacağı hükme
bağlanmıştır.
Diğer taraftan ihale dokümanı
düzenlemeleri incelendiğinde, birim fiyat teklif mektubu (Standart
Form-KİK015.3/Y:) ve eki birim fiyat teklif cetvelinin (Standart
Form-KİK0015.5/Y) ihale dokümanı kapsamında yer aldığı anlaşılmıştır.
Ayrıca ihale dokümanı kapsamında iş kalemlerine yer verilen “20.38.06
Grup Birim Fiyat Teklif Cetveli” başlıklı Excel tablosuna yer verildiği
görülmüş olup istekliler tarafından da söz konusu tablonun içerisinde
yer alan iş kalemleri için birim fiyatların oluşturulması ve imzalanmak
suretiyle birim fiyat teklif mektubu ekinde sunulması gerektiği
düzenlenmiştir.
Bu hususlar çerçevesinde
ihalenin süreci incelendiğinde, başvuru konusu ihaleye 16 istekli
tarafından teklif verildiği bir tutanakla tespit edilerek hazır
bulunanlara duyurulduğu ve ihaleye başlanıldığı, teklif zarflarının
açılmak suretiyle isteklilerin belgelerinin eksik olup olmadığı ve
teklif mektupları ile geçici teminatların usulüne uygun olup olmadığına
yönelik kontrolünün gerçekleştirildiği, bu hususa ilişkin olarak da
ihale tarihinde düzenlenen “Teklif Zarfı Açma ve Belge Kontrol
Tutanağı”nda ATC Özel Mühendislik A.Ş. ve Akın Özel dâhil ihaleye
katılımda bulunan isteklilerin tamamının “Teklif Mektubu” sütunu ile
“Teklif Mektubu eki Cetvelleri” sütununda “var” ifadelerine yer
verildiği görülmüş olup istekliler ile teklif fiyatları ve yaklaşık
maliyet açıklandıktan sonra tekliflerin değerlendirmesini
gerçekleştirmek üzere ihalenin ilk oturumunun sonlandırıldığı
anlaşılmıştır.
Tekliflerin
değerlendirilmesi aşamasında ise, ATC Özel Mühendislik A.Ş. ile Akın
Özel tarafından sunulan “20.38.06 Grup Birim Fiyat Teklif Cetveli”nde
yer alan“Modüler Hücreler” iş kalemine ait “birim fiyat” kısmında
herhangi bir tutar belirtilmediği ve Akın Özel gerçek kişisinin aynı
zamanda ATC Özel Mühendislik A.Ş. tüzel kişiliğinin yönetim kurulu
başkanı ve sermayesinin yarısına sahip olduğu tespiti üzerine adı geçen
isteklilerce 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 17’nci maddesinin birinci
fıkrasının (b) bendinde belirtilen yasak fiil veya davranışlarda
bulunulduğu gerekçeleriyle tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılarak,
haklarında bu Kanun’un 58’inci maddesinde belirtilen hükümlerin
uygulandığı ve bu isteklilerin tekliflerinin sınır değer hesabına dâhil
edilmediği,
İhale komisyonu tarafından
yapılan sınır değer hesabında 14 isteklinin teklifinin dikkate alındığı
ve yapılan hesaplama sonucunda sınır değerin 4.697.566,76 TL olarak
belirlendiği, teklif bedelleri sınır değerin altında olduğu tespit
edilen başvuru sahibi Yusuf Sönmez ile Mehmet Ertuğrul Türkmen - Bilmet
Enerji Elektrik İnşaat Mühendislik San. ve Tic. Ltd. Şti. İş
Ortaklığının tekliflerinin İdari Şartname’nin “Sınır değer” başlıklı
33’üncü maddesi gereğince açıklama istenmeksizin reddedildiği, netice
itibarıyla ihalenin Güneş İnş. Demir Doğrama Taahhüt Ltd. Şti. -
Karelsan Elektrik İnşaat Sondaj Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. İş
Ortaklığı üzerinde bırakıldığı, İçten Enerji Elektrik İnşaat Taahhüt
İmalat İhracat İthalat San. ve Tic. A.Ş.nin ise ekonomik açıdan en
avantajlı ikinci teklif olarak belirlendiği anlaşılmıştır.
Bu
noktada inceleme konusu ihale açısından öncelikle açıklığa
kavuşturulması gereken husus, ATC Özel Mühendislik A.Ş. ile Akın
Özel’nin teklifinin hangi gerekçe/gerekçelerle sınır değer hesabına
dâhil edilmediğidir. Bu nedenle 13.03.2020 onay tarihli ihale komisyonu
kararı ve başvuru sahibinin şikâyet başvurusu üzerine idarece alınan
30.03.2020 tarihli karar incelendiğinde, Akın ÖZEL ve ATC
ÖZEL Müh. A.Ş.nin birim fiyat teklif mektubu eki “20.38.06 Grup Birim
Fiyat Teklif Cetveli”nde yer alan “Modüler Hücreler” iş kalemine ait
“birim fiyat” kısmında herhangi bir tutar belirtilmediği gerekçesiyle
adı geçen isteklilerinin sınır değer hesabına dâhil edilmediği
anlaşılmış olup inceleme bu çerçevede yapılmıştır.
Yukarıda
aktarılan Kanun’un 36’ncı maddesine göre, ihale komisyonu tarafından
ilk oturumda isteklilerin belgelerinin eksik olup olmadığı ve teklif
mektubu ile geçici teminatlarının usulüne uygun olup olmadığı
hususlarının kontrol edileceği belirtilmiştir. Anılan Kanun’un 37’nci
maddesine göre tekliflerin değerlendirilmesinde, öncelikle belgeleri
eksik olduğu veya teklif mektubu ile geçici teminatı usulüne uygun
olmadığı 36’ncı maddeye göre ilk oturumda tespit edilen isteklilerin
tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılmasına karar verileceği
öngörülmüş olup bu ilk değerlendirme ve işlemler sonucunda belgeleri
eksiksiz ve teklif mektubu ile geçici teminatı usulüne uygun olan
isteklilerin tekliflerinin ayrıntılı değerlendirilmesine geçileceği
ifade edilmiştir. Bu aşamada ise isteklilerin yeterlik kriterlerine ve
tekliflerin ihale dokümanında belirtilen şartlara uygun olup olmadığı
ile birim fiyat teklif cetvellerinde aritmetik hata bulunup bulunmadığı
hususlarının inceleneceği belirtilmiş olup uygun olmadığı belirlenen
isteklilerin teklifleri ile birim fiyat teklif cetvellerinde aritmetik
hata bulunan tekliflerin değerlendirme dışı bırakılacağı hükme
bağlanmıştır.
Diğer taraftan
yukarıda aktarılan Tebliğ maddelerinde yapım işleri ihalelerinde 4734
sayılı Kanun’un 36’ncı maddesi uyarınca ilk oturumda teklif mektubunu ve
geçici teminatını usulüne uygun sunan isteklilerin tekliflerinin
“geçerli teklif” olarak dikkate alınacağı açıklanmış olup sınır değer
hesaplamasında bu şekilde belirlenen geçerli tekliflerin esas alınacağı
belirtilmiştir.
Bu çerçevede isteklilerin
yeterlik kriterlerine ve tekliflerin ihale dokümanında belirtilen
şartlara uygun olup olmadığı ile birim fiyat teklif cetvellerinde
aritmetik hata bulunup bulunmadığı hususlarının ilk oturumun konusunu
oluşturmadığı, diğer bir deyişle bu yöndeki değerlendirmelerin anılan
Kanun’un 37’nci maddesi gereğince tekliflerin ayrıntılı
değerlendirilmesi aşamasında gerçekleştirileceği göz önüne alındığında,
bu aşamada yapılan değerlendirmelerin sınır değer hesaplanmasına esas
teklif fiyatlarının belirlenmesinde dikkate alınmayacağı anlaşılmıştır.
Bu
bağlamda, ATC Özel Mühendislik A.Ş. ve Akın Özel tarafından birim fiyat
teklif mektubu ile birlikte sunulan “20.38.06 Grup Birim Fiyat Teklif
Cetveli” incelendiğinde, “Modüler Hücreler” iş kalemine ait “birim
fiyat” ve “toplam fiyat” kısımlarının boş bırakılmış olduğu görülmüştür.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ve yapılan tespitler bir arada değerlendirildiğine, ATC
Özel Mühendislik A.Ş. ve Akın Özel tarafından birim fiyat teklif
mektubu ile birlikte sunulan “20.38.06 Grup Birim Fiyat Teklif
Cetveli”nde yer alan Modüler Hücreler” iş kalemine ait “birim fiyat”
kısmının boş bırakılmış olduğu görülmekle birlikte, bu hususa yönelik
yapılan incelemenin ilk oturumun konusunu oluşturmadığı ve sınır değer
hesaplamasında 4734 sayılı Kanun’un 36’ncı maddesi uyarınca teklif
mektubu ve geçici teminatını usulüne uygun sunulduğu ilk oturumda tespit
edilen isteklilerin teklif fiyatlarının esas alınması gerektiği göz
önünde bulundurulduğunda, ihale komisyonu tarafından adı geçen
isteklilerin tekliflerinin sınır değer hesabında dikkate alınmaması
işleminin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla başvuru sahibinin iddiasının yerinde olduğu neticesine varılmıştır.
Sonuç
olarak, yukarıda mevzuata aykırılıkları belirtilen işlemlerin düzeltici
işlemle giderilebilecek nitelikte işlemler olduğu tespit edildiğinden,
ATC Özel Mühendislik A.Ş. ve Akın Özel’in tekliflerinin dikkate alınmak
suretiyle sınır değerin yeniden hesaplanması ve bu aşamadan sonraki
ihale işlemlerinin mevzuata uygun olarak yeniden gerçekleştirilmesi
gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 4734
sayılı Kanun'un 65'inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya
tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare
Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
Anılan Kanun'un 54'üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (b) bendi gereğince düzeltici işlem belirlenmesine,
Oybirliği ile karar verildi.
|
YÜKSEK FEN KURULUNUN YETKİLERİ ARTTIRILDI
|
|
20 Şubat 2020 PERŞEMBE günü 31045 sayılı Resmî Gazete'de yayınlanan Kanun değişikliği ile Yüksek Fen Kurulu'na yapım işleri sözleşmelerinin uygulanması sürecine ilişkin geniş yetkiler verilmiştir.
4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa eklenen ek maddeler ile özetle "sözleşmede bulunmayan veya fiyatı belirli olmayan işlerin fiyatının tespiti, ihale dokümanını oluşturan belgeler arasındaki uyumsuzluk, iş programı ihtilafları, fiyat farkı ödenmesi ve hesaplanması, sürenin uzatılması ve ödenek aktarılması, geçici ve kesin kabul işlemleri, gecikme halinde uygulanacak cezalar, yaptırılabilecek ilave işler ve iş eksilişlerinde sözleşme anlaşmazlıklarını incelemede Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bünyesinde yer alan Yüksek Fen Kurulu Başkanlığı" yetkili kılınmıştır.
Yapılan bu düzenleme ihale sözleşme imzalanmasından kesin kabule olan süreç ile ilgili işlemlerin mahkeme yoluna başvurulmadan Yüksek Fen Kurulu tarafından çözüme kavuşturulması amaçlanmıştır.
Yüksek Fen Kurulu Aşağıdaki uyuşmazlıklarda idare ve yüklenici arasında Kamu İhale Kurulu gibi hakem görevi yapacaktır.
1-Yargılama veya Sayıştay incelemesine konu edilen hususlar Yüksek Fen Kurulu'nun görev alanına girmemektedir.
2-Sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanan anlaşmazlıklar ile ilgili başvurular, yükleniceler tarafından kesin kabul aşaması tamamlanıncaya kadar sözleşmeyi düzenleyen idareye yazılı olarak yapılır.
3-İdareler bu başvuruları 30 gün içinde Yüksek Fen Kuruluna göndermek zorundalar
4- Yüksek Fen Kurulu, itirazları en geç altmış gün içinde inceleyerek karara bağlar
5- Yüksek Fen Kurulunun aldığı kararları idareler uygulamak zorundadırlar.
Yapılan bu kanun değişikliğinin tam olarak uygulanması için "Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği" ve "Kamu İhale Genel Tebliği"nde KİK tarafından bazı düzenlemeler yapılması gerektiğini düşünmekteyiz.
|
Kesin Hakediş sırasında Sopaj (Gelir Vergisi) Kesintisi Yapılır mı?
|
|
Bilindiği üzere, vergilendirmede, prensip olarak, dönemsellik esastır. Takvim yılı, hesap dönemi veya özel hesap dönemi veyahut kıst hesap dönemi esas alınarak vergilendirme yapılmaktadır. Bu esas hem gelir vergisi hem de kurumlar vergisi açısından geçerlidir (193 sayılı GVK md. 1, 5520 sayılı KVK md.6, 213 sayılı VUK md.174).
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunun 42-44. maddelerine göre bir işin yıllara sari inşaat ve onarım işi kapsamında değerlendirilebilmesi için aşağıdaki koşulları taşıması gerekmektedir.
1-Faliyet Konusu iş, inşaat ve onarım işi olmalıdır.
2-İnşaat ve onarım işi başkalarının hesabına ve taahhüde bağlı olarak yapılmalıdır.
3-İnşaat ve onarım işi birden fazla takvim yılına sirayet etmelidir.
Yıllara sari inşaat ve onarım işi kapsamına giren işlerde, inşaat ve onarım işinin başlangıç ve bitim tarihi vergilendirme açısından önem arz etmektedir(193 sayılı GVK md.42-44).
Geçici ve kesin kabule tabi olan işlerde geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın onaylandığı tarih, Geçici ve kesin kabul usulüne tabi olmayan işlerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarih,
Vergilendirme açısından işin bittiği tarih olarak kabul edilir.
Yıllara sari inşaat ve onarma işi yapan mükellefler bu kazançları dolayısıyla geçici vergi ödememektedirler. Bu esas hem gelir hem de kurumlar vergisi mükellefleri için geçerlidir (193 sayılı GVK mük. Md.120, 5520 sayılı KVK md.32 ve 217 Seri No.lu GV GT).
Ancak, yukarıda açıklanan esas dahilinde işin bitiminden sonra bu işler dolayısıyla elde edilen kazançlar dolayısıyla geçici vergi ödeneceği tabiidir. Bir başka ifade ile geçici kabul ile kesin kabul arasındaki dönemde elde edilen kazançlar geçici vergiye tabidir. Zira, iş artık yıllara sari niteliğini yitirmiştir.
Bilidiği üzere, yıllara sari inşaat ve onarım işi yapanlara düzenlenen hakediş raporuna dayanarak hakediş ödemesi (avans olarak ödenenler dahil) yapılmakta ve bu ödemelerden, gelir veya kurumlar vergisine mahsuben %3 oranında tevkif yoluyla vergi ödenmektedir (193 sayılı GVK md 94, 96 ve 5520 sayılı KVK md.15). Tevkif yoluyla yapılan bu vergileme, vergideki gecikmeyi telafi etmek; mükellefin vergileme anındaki büyük nakit çıkış yükünü azaltmak amacıyla yapılmaktadır. Tevkif yoluyla yapılan vergileme hasılat (ödeme) üzerinden yapıldığından, net kârlılık oranı %15 kabul edildiğinde, aslında efektif vergi yükü (3/15) %20'ye tekabül etmektedir. Bu nedenle de yıllara sari inşaat ve onarma işlerinden elde edilen kazançlar geçici vergiden ayrışık tutulmuştur. Yıllara sari inşaat ve onarım işlerinde vergi tevkifatının matrahı, bu işleri yapanlara ödenen hakediş bedelleridir. Kesilen bu vergiler işin bitiminde verilecek yıllık gelir vergisi veya kurumlar vergisi beyannamesinde bildirilen kazanç üzerinden hesaplanacak gelir-kurumlar vergisinden mahsup edilir. İşin devam etmesi nedeniyle kazancı beyannameye dahil edilmemiş olan inşaatlara ilişkin hakedişlerden kesilen gelir vergisi tevkifatları diğer kazanç unsurları üzerinden hesaplanan gelir ya da kurumlar vergisinden mahsup edilemez. Mahsup neticesinde, mükellefe iadesi gereken bir vergi tutarının olması halinde bu tutar, mükellefin talebi doğrultusunda diğer vergi borçlarına mahsup edilir; mükellefin vergi borcunun olmaması halinde ise nakden iade yapılır (193 sayılı GVK md. 121, 5520 sayılı KVK md. 34, 252 Seri No.lu GV GT). Geçici kabulden sonra alınan hakedişler (kesin hakediş), biten inşaat işiyle ilişkilendirilmeksizin elde edildikleri yılın kar veya zararının tespitinde dikkate alınırlar ve gelir vergisi tevkifatına (stopaj) tabi tutulmazlar. Konuyla ilgili Ankara Vergi dairesi Başkanlığının 28.11.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.16.01-2010-KVK-15-4-36 sayılı özelgesi aşağıdaki şekildedir..
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, taahhüdünüz altında yapımı tamamlanan ... 400 Yataklı Devlet Hastanesi işi ile ilgili geçici kabul tutanağının 20.11.2009 tarihinde onaylandığı belirtilerek, bu tarihten sonra şirketiniz adına yapılacak kesin hakediş ödemesi üzerinden kurumlar vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı hususunda Başkanlığımızdan görüş talep etmektesiniz.
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 42'nci maddesinde; "Birden fazla takvim yılına sirayet eden (5035 sayılı Kanunun 48/4-a maddesiyle değişen ibare. Geçerlilik; 01.01.2004, Yürürlük; 02.01.2004) inşaat (dekapaj işleri de inşaat işi sayılır) ve onarma işlerinde kar veya zarar işin bittiği yıl kati olarak tespit edilir ve tamamı o yılın geliri sayılarak, mezkur yıl beyannamesinde gösterilir." hükmü yer almaktadır.
Yine aynı Kanun'un 44'üncü maddesinde; "İnşaat ve onarma işlerinde geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarih; diğer hallerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarih bitim tarihi olarak kabul edilir.
Bitim tarihinden sonra bu işlerle ilgili olarak yapılan giderler ve her ne nam ile olursa olsun elde edilen hasılat, bu giderlerin yapıldığı veya hasılatın elde edildiği yılın kâr veya zararının tespitinde dikkate alınır." hükmü yer almaktadır.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 15'inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde de; Gelir Vergisi Kanununda belirtilen esaslara göre birden fazla takvim yılına yaygın inşaat ve onarım işleri ile uğraşan kurumlara bu işleri ile ilgili olarak yapılan hakediş ödemeleri üzerinden vergi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmış olup, söz konusu kesinti oranı 03.02.2009 tarihinden itibaren 2009/14594 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile %3 olarak belirlenmiştir.
Özelge talep formunuz ve eklerinden, taahhüdünüz altında tamamlanan ... 400 Yataklı Devlet Hastanesi işinin geçici kabul tutanağının 20.11.2009 tarihinde onaylandığı anlaşılmaktadır.
Buna göre, ... 400 Yataklı Devlet Hastanesi işi ile ilgili olarak geçici kabul tutanağının onaylandığı tarihten sonra yapılan hakediş ödemeleri o yılın kazancı sayılacağından bu ödemeler üzerinden 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 15'inci maddesine göre vergi kesintisi yapılmaması gerekmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim.
(Aynı konuyla ilgili yine Ankara Vergi Dairesi Başkanlığının 19.04.2012 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.16.01-125[15-11/1]-483 sayılı özelgesi de bulunmaktadır.)
|
İdare yada KİK tarafından İhalenin iptal Edilmesi Durumunda, Firmalar Yaptıkları Hangi Gi...
|
|
İhalelere teklif veren firmalar, ihalelere
girebilmek ve sözleşme imzalayabilmek için çeşitli masraflar yapmak
durumunda kalırlar ayrıca İhale Kararı Vergisi, Sözleşme Kararı Vergisi,
KİK payı gibi birçok resmi gideri ödemek zorundadırlar. Peki idare yada
KİK tarafından ihaleye giren firmanın kusuru olmaksızın ihalenin
sözleşme aşamasında iptal edilmesi durumunda, firmalar bu yaptıkları
masrafların hangilerini geri alabilirler?
Analizimizde bu sorunun cevabını arayacağız..
29 Eylül 2016 tarih ve 29842 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan
"Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği" nin "Nüshalarda Damga Vergisi Uygulaması" başlıklı 7. maddesinde
(1) 6728 sayılı
Kanunun 28/b maddesiyle 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tablonun
“II.Kararlar ve mazbatalar” başlıklı bölümünün (2) numaralı fıkrasına
“(4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu
kapsamındaki kurum ve kuruluşlara şikayet veya Kamu İhale Kurumuna
itirazen şikayet ya da yargı kararı üzerine ihalenin iptal edilmesi
halinde, bu ihale kararının hükmünden yararlanılmayan kısmına isabet
eden damga vergisi ret ve iade olunur. Sözleşmenin düzenlenmiş
olması durumunda sözleşmeye ilişkin damga vergisi ret ve iade
edilmez.)” şeklinde parantez içi hüküm eklenmiş olup, düzenleme sonrası
söz konusu fıkra aşağıdaki gibidir.
“İhale Kanunlarına tabi olan veya olmayan resmi daire ve kamu
tüzel kişiliğini haiz kurumların her türlü ihale kararları (4/1/2002
tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamındaki kurum ve
kuruluşlara şikayet veya Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet
ya da yargı kararı üzerine ihalenin iptal edilmesi halinde, bu ihale
kararının hükmünden yararlanılmayan kısmına isabet eden damga vergisi
ret ve iade olunur. Sözleşmenin düzenlenmiş olması durumunda sözleşmeye
ilişkin damga vergisi ret ve iade edilmez.)”
.....
(4) Söz konusu fıkradaki düzenleme sonrasında, Kamu İhale Kanunu
kapsamındaki ihale makamı olan kurum ve kuruluşlara şikayet veya Kamu
İhale Kurumuna itirazen şikayet ya da yargı kararı üzerine ihalenin
iptal edilmesi nedeniyle hükmünden kısmen veya tamamen
yararlanılmayan ihale kararına ait damga vergisi ret ve iade
edilecektir. Bu çerçevede;
a) 488 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında, sürekli damga vergisi mükellefiyeti bulunan mükelleflerce
mükellefiyetlerinin bulunduğu vergi dairelerine,
b) 488 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında sürekli damga vergisi mükellefiyeti bulunmayan gelir veya
kurumlar vergisi mükelleflerince, gelir veya kurumlar vergisi yönünden
bağlı oldukları vergi dairelerine,
c) Ödemenin vergi daireleri dışındaki muhasebe birimlerine yapılmış
olması durumunda, yukarıda belirtilen ilgili vergi dairesine,
başvurulması durumunda iade işlemi gerçekleştirilecektir.
(5) Başvuru sırasında, damga vergisinin ödendiğine dair makbuz/vergi
dairesi alındısı, ihalenin iptal edildiğine ilişkin tevsik edici belge
ile ihale makamından ihalenin ne kadarının gerçekleştiğine ilişkin
alınacak yazının ibrazı şarttır.
(6) Diğer taraftan, söz konusu ihale konusu işlerde sözleşme düzenlenmiş
olması durumunda, sözleşmeye konu işin iptali halinde dahi sözleşmeye
ait damga vergisinin iade edilmeyeceği hususuna açıklık getirilmiştir."
hükümleri bulunmaktadır.
Yukarıdaki hükümlerden de anlaşılacağı üzere
Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet ya da yargı kararı üzerine ihalenin iptal edilmesi halinde
ihale kararı damga vergisini iade alınması (karar pulu) mümkün olup sözleşme damga vergisi, KİK payı gibi bedelleri ise geri alınamaz.
İhale kararı damga vergisinin geri alınabilmesi için
yukarıdaki genel tebliğin 5. maddesindeki belgeler ile vergi dairesine
başvurulması gerekmektedir.
4735 sayılı Mamu ihaleleri sözleşme kanunun "Sözleşme
kapsamında yaptırılabilecek ilave işler, iş eksilişi ve işin tasfiyesi
" başlıklı 24. maddesinde "Sözleşme
bedelinin % 80'inden daha düşük bedelle tamamlanacağı anlaşılan
işlerde, yüklenici işi bitirmek zorundadır. Bu durumda yükleniciye,
yapmış olduğu gerçek
giderleri ve yüklenici kârına karşılık olarak, sözleşme bedelinin %
80'i ile sözleşme fiyatlarıyla yaptığı işin tutarı arasındaki bedel
farkının % 5'i geçici kabul tarihindeki fiyatlar üzerinden ödenir."
hükmü bulunmaktadır.
Yukarıdaki hükme göre idareden yapılan iş ile sözleşmenin %80 i arasındaki farkın %5inin ödenmesi
talep edilebilir.
Ayrıca sözleşmenin idare tarafından yüklenici kusuru olmadan fesh edilmesi durumunda, ihale için
yapılmış olan tüm giderleri (KİK payı, damga vergisi,
teminat mektubu için yatırılan ücretler, bunun gibi işin yapımı
sırasında harcadığınız ve ispatlayabileceğiniz tüm giderler) mahkeme
yoluyla geri alınabilir.
Bu hususla ilgi 12.6.2017 tarih ve 2017/2508 Karar Nolu Yargıtay
KİK tarafından iptal edilen bir ihale için yüklenici firmaye idare
tarafından sebebsiz zenginleşme hükümlerine göre ödeme yapması yönünde
karar vermiştir.
|
Damga Vergisini Sözleşme İmzalandıktan Sonra Ödemek Mümkün müdür?
|
|
İhale
kararı ve sözleşme damga vergisini ödemek için en çok tercih edilen yöntem
nakit olarak vergi dairesine yatırmaktır. Hatta bazı istekliler ihale kararı
damga vergisini zamanında ödemediği için daha sözleşme dahi imzalamadan cezai
yaptırıma maruz kalmaktadırlar.
Peki
sözleşme imzaladıktan sonra sözleşme damga vergisi ödemek mümkün müdür? Bu
analizimizde bu konuyu irdelemeye çalışacağız.
488 Sayılı Damga Vergisi
Kanununun 15 inci maddesinde yapılan değişiklik ile pul yapıştırılması
suretiyle ödeme usulü madde metninden çıkarılmış, buna paralel olarak 16 ve 20
nci maddeler yürürlükten kaldırılmıştır.
488 Sayılı
Damga Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde yapılan değişiklik ile makbuz
karşılığında ödeme şekli asıl ödeme usulü olarak belirlenmiş
488
Sayılı Damga Vergisi Kanununun 5281 sayılı Kanun ile değişik 22 nci maddesi
aşağıdaki gibidir
"a)Maliye Bakanlığınca
belirlenen mükellefler, kurum ve kuruluşlar tarafından bir ay içinde düzenlenen
kağıtların vergisi, ertesi ayın yirminci günü akşamına kadar vergi dairesine
bir beyanname ile bildirilir ve yirmialtıncı günü akşamına kadar ödenir.
b) (a) bendi dışındaki hallerde,
kâğıdın düzenlendiği tarihi izleyen onbeş gün içinde vergi dairesine bir beyanname
ile bildirilir ve aynı süre içinde ödenir. "
Maliye Bakanlığı'nın Damga Vergisi Kanunu 44 Seri Nolu
Genel Tebliği'nde
"1-
Genel bütçeli dairelerle kişiler arasında düzenlenen kağıtlara ilişkin damga
vergisi uygulaması:
488 sayılı
Damga Vergisi Kanununun 22 nci maddesinin son fıkrasının Bakanlığımıza verdiği
yetkiye istinaden genel bütçeli daireler ile kişiler arasında düzenlenen
kağıtlara ilişkin damga vergisinin aşağıda belirtildiği şekilde ödenmesi uygun
görülmüştür.
Genel
bütçeli daireler ile kişiler arasında düzenlenen kağıtlara (ihale kararları
hariç) ait damga vergisi, anılan dairece kağıdın mahiyeti ve nispi veya maktu
vergi tutarını gösteren formüle edilmiş bir yazıyla, kişinin tabi olduğu ödeme
usulüne bakılmaksızın, kişiler tarafından, kağıdın düzenlenmesinden önce peşin
olarak, genel bütçeli idarelere hizmet veren saymanlıklara veya mükellefin
gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesine makbuz
karşılığı ödenir. Ayrıca, verginin ödendiğine dair mükellefçe getirilecek
makbuzun aslının ilgili iş kağıdına bağlanması, makbuzun onaylı bir örneğinin
ilgiliye verilmesi ve düzenlenen makbuza da verginin hangi işe ve kağıda ait
olduğuna dair bilginin yazılması gerekmektedir.
Söz konusu
kağıtların noterliklerde düzenlenmesi halinde, bu kağıtlara ait damga
vergilerinin 1512 sayılı Noterlik Kanunu çerçevesinde noterler tarafından
makbuz karşılığı tahsil ve beyan edilmesi uygulamasına devam edilecektir. Genel
bütçeli daireler tarafından alınan ihale kararlarına ait damga vergisinin,
ihale kararının müteahhide tebliğinden itibaren en geç 15 gün içinde, verginin
mükellefi olan müteahhitlerce, genel bütçeli idarelere hizmet veren
saymanlıklara veya mükellefin gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu
vergi dairesine, ihale kararının tebliğinden itibaren en geç 15 gün içinde,
beyanname verilmeksizin, makbuz karşılığı ödenmesi gerekmektedir." hükümleri
bulunmaktadır.
Yukarıdaki
hükümlerden de anlaşılacağı üzere Maliye Bakanlığınca belirlenen mükellefler
tarafından bir ay içinde düzenlenen kağıtların vergileri ertesi ayın
yirmialtıncı gününe kadar ödenebilir. Diğer hallerde ise kağıdın düzenlendiği
tarihi izleyen onbeş gün içinde vergi dairesine ödenmesi zorunludur.
Ayrıca;
Genel Bütçeye dahil idareler
tarafından düzenlenen ihale kararları damga vergisinin ihale kararından
itibaren 15 gün içinde makbuz karşılığı ödenmesi, Sözleşme damga vergisinin ise
sözleşme düzenlenmeden önce maktu vergi tutarını gösteren belge ile makbuz
karşılığı ödenmesi gerekmektedir.
Genel
Bütçe kapsamında olmayan idareler ile imzalanan sözleşmelerde yukarıdaki 44
seri nolu tebliğ uygulanmayacaktır.
Maliye
Bakanlığı’nca belirlenen mükellefler hangileridir?
1-Katma
Bütçeli İdareler
2-İl
Özel İdareleri ve Belediyeler
3-Döner
Sermayeli Kuruluşlar
4-Bankalar
5-Kamu
İktisadi Teşebbüsleri
6-Devler
ve Kamu İktisadi Teşebbüsleri İştirakleri
7-Özerk
Kuruluşlar
8-Diğer
Kamu Kurumları
9-Anonim
Şirketler
10-Kurumlar
Vergisi Kanuna Tabi Diğer Mükellefler (32 Seri No’lu Damga Vergisi Kanunu Genel
Tebliği)
11-Kollektif
ve Adi Komandit Şirketler (32 Seri No’lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği)
12-Bilanço
Esasına Göre Defter Tutanlar (32 Seri No’lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği)
13-İşletme
Esasına Göre Defter Tutanlar (43 Seri No’lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği)
14-Serbest
Meslek Erbabı (44 Seri No’lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği)
16, 32, 43 ve 44 Seri No.lu Damga Vergisi Genel Tebliğleri ile
damga vergisi mükellefiyeti ile ilgili düzenlemeler yapılmış olup Yukarıda
1-9 arası sayılan mükelleflerin (Anonim şirketler dahil) sürekli Damga Vergisi
mükellefiyeti tesis ettirmesi zorunludur. Yukarıda 10-14 arasındaki Mükelleflerin ise sürekli Damga Vergisi
mükellefiyeti tesis ettirmesi kendi isteklerine bırakılmıştır.
Sürekli Damga
Vergisi mükellefiyeti tesis ettiren kurumlar "Damga Vergisi Defteri"
tutmak ve onaylatmak zorundadır. Bu konuda, diğer
defterlerde olduğu gibi tasdik zamanına, kayıt nizamına vb. uyulmak zorundadır.
Genel Bütçeli İdareler
Hangileridir?
Hangi
idarelerin genel bütçe kapsamında olduğunu görmek için aşağıdaki linki
tıklayabilirsiniz.
http://euygulama.dpb.gov.tr/devletteskilati/kontrollu/Butce.aspx
Limited
Şirketler Damga Vergisi Defteri tutmak zorunda mıdır?
Limited
şirketler Damga Vergisi defteri tutmak zorunda değildir. 43 Seri no’lu tebliğde
açıklandığı üzere limited şirketlerin ‘’sürekli Damga Vergisi mükellefiyeti
tesis ettirmesi" ve Damga Vergisi defteri tutmaları ihtiyaridir. Sürekli
mükellefiyet tesis ettirmek istemeyen bu mükelleflerin, Damga Vergisi defteri
tutmalarına gerek bulunmamaktır. Ancak
limited şirketlerin sürekli mükellefiyet tesis ettirmesi halinde Damga Vergisi
defterini tasdik ettirmek suretiyle tutması zorunludur.
Anonim
Şirketler taraf oldukları işlemlere ilişkin Damga Vergilerini nasıl öderler?
Anonim
Şirketler (Vergi Usul Kanunu) VUK’a göre Damga Vergisi Defteri tutmak,
onaylatmak ve kayıt nizamına ilişkin hükümlere uymak zorundadırlar. Anonim
Şirketler bir ay içinde düzenlenen kağıtların vergisini ertesi ayın 23. günü akşamına
kadar beyan edip 26. günü akşamına kadar ödeyebilirler.
Limited
şirketler taraf oldukları işlemlere ilişkin Damga Vergilerini nasıl öderler?
Bu
konuyu ikiye ayırabiliriz.
a)
Sürekli Mükellefiyet Tesis Ettirmeyi Tercih Eden Limited Şirketler
Tercihini
sürekli mükellefiyet tesis ettirmekten yana kullanan limited şirketler, Damga
Vergisi mükellefiyetlerini anonim şirketlerin tabi olduğu esaslara göre yerine
getireceklerdir. Buna göre, bu yöntemi tercih eden mükellefler, VUK’a göre
Damga Vergisi defteri tutmak, onaylatmak ve kayıt nizamına ilişkin hükümlere
uymak zorundadırlar. Bu mükellefler bir
ay içinde düzenlenen kağıtların vergisini ertesi ayın 23. günü akşamına kadar
beyan edip 26. günü akşamına kadar ödeyebilirler.
b)
Sürekli Mükellefiyet Tesis Ettirmemeyi Tercih Eden Limited Şirketler
Tercihini
sürekli mükellefiyet tesis ettirmemekten yana kullanan limited şirketler ise, düzenledikleri veya taraf oldukları kağıtlara ilişkin
damga vergilerini Kanunun 22’nci maddesi uyarınca kağıdın düzenlendiği tarihi
izleyen onbeş gün içinde ilgili vergi dairesine Damga Vergisi beyannamesi ile
bildirecek ve aynı süre içinde ödeyeceklerdir
Konuyu bir örnekle açıklamaya
çalışalım.
a)
Damga Vergisi Kanununa göre süreksiz mükellefiyeti ihtiyari olarak seçen A
Limited Şirketi 05.05.2017 tarihinde Genel
Bütçeye dahil olan bir idare ile sözleşme imzalamıştır. Bu durumda A
Limited Şirketi sözleşme imzalamadan önce Sözleşme Damga Vergisini ödeyecektir.
b)
Damga Vergisi Kanununa göre süreksiz mükellefiyeti ihtiyari olarak seçen A
Limited Şirketi 05.05.2017 tarihinde Genel
Bütçeye dahil olmayan bir idare ile sözleşme imzalamıştır. Bu durumda A
Limited Şirketi sözleşme imzaladıktan sonra en 20.05.20.15 tarihine kadar Vergi
Dairesine beyan ederek Sözleşme Damga Vergisini ödeyecektir.
c)
A Limited Şirketi sürekli mükellefiyet tesis ettirmeyi tercih etmiş ise 05.05.2017
tarihinde Genel Bütçeye dahil olmayan bir idare ile imzaladığı sözleşme
için 23.06.2017 tarihine kadar Vergi Dairesine beyan ederek 26.06.2017 tarihine
kadar sözleşme damga vergisini ödeyebilecektir.
SONUÇ
Damga Vergisi Defteri tutması
zorunlu olan Anonim Şirketler ile Damga Vergisi Defteri tutmayı tercih eden
Limitied Şirketler, Kollektif ve Adi komandit Şirketler Genel Bütçeye Dahil
olmayan (Üniversiteler, Belediyeler, SGK, v.b) idareler ile imzalayacakları
sözleşmeler için sözleşme damga vergisini sözleşme imzalandığı tarihten sonraki
ayın yirmialtısına kadar ilgili vergi dairelerine ödeyebilirler.
|
|
tyle="text-align: center;">Yapım İşleri İhale Mevzuatında 08.08.2019 tarihinde Önemli Değişiklikler Yapılmıştır.Yapım işi sözleşme uygulamalarına ilişkin düzenlemeleri içeren; Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği, Yönetmelik eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi, tip idari şartnameler ve sözleşme ile Yapım İşleri Muayene ve Kabul Yönetmeliği ve Kamu İhale Genel Tebliğinde değişiklik yapan Yönetmelikler ve Tebliğ, 8 Ağustos 2019 tarihli ve 30856 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Bahse konu mevzuat ilanı veya duyurusu 19 Ağustos 2019 tarihi ve sonrasında yapılacak ihaleler için geçerli olacaktır.
Mevzuat değişikliği ile yapılan düzenlemeler;
Anahtar teslimi götürü bedel teklif alınarak ihale edilen işlerde iş eksilişinin gerekli olduğu durumlarda, iş eksilişinin tutarının nasıl hesaplanması gerektiğiyle ilgili düzenlemeler yapıldı.
Yüklenici yada vekili tarafından imzalanarak idareye sunulan hakediş raporlarının idarece tahakkuka bağlanma ve ödeme süreleriyle ilgili düzenlemeler yapıldı.
Sözleşmesinde kısmi kabul yapılması öngörülmeyen işlerde, işin yürütülmesi sırasında önceden öngörülmeyen zorunlu nedenlerle ihtiyaç görülmesi durumunda tamamlanmış ve müstakil kullanıma elverişli bölümler için kısmi geçici kabul yapılabilme imkanı getirildi.
Geçici kabul noksanları için idare tarafından hakeişlerden yapılan kesintiler ile ilgili yeni düzenlemeler yapıldı.
İhale üzerinde kalan isteklinin, teknik personelin idarece öngörülen nitelik ve sayıda olduğuna dair belgeleri, yer tesliminin yapıldığı tarihten itibaren idareye sunma süresi 5 günden 10 güne çıkarıldı.
Teklif birim fiyatlı işlerde, sözleşmeye dahil edilen yeni iş kalemleri için revize birim fiyat hesabı yapılacak.
Sözleşmede bulunmayan veya fiyatı belli olmayan işlerin birim fiyatının tespitine ilişkin yeni düzenleme yapıldı.Bu düzenlemelere göre, yeni oluşturulan birim fiyatlar iş kalemine ait resmi analiz ve rayiçlerde kullanılarak hesaplanan birim fiyatın %90’ını geçemeyecek.
Sözleşme ve eklerinde birim fiyatı bulunmayan yeni iş kaleminin birim fiyatının tespitinde kullanılmak üzere sabit kar ve genel gider oranı tanımlanabilmesi imkanı getirildi.
Yer tesliminde Yüklenici firmanın hazır bulunmaması durumunda yapı denetim görevlileri tarafından tutanak tutularak işin süresinin başlatılacağı belirlendi.
Yer teslimi için hazır bulunmayarak işyerini geç teslim alan yüklenicinin bu nedenle süre uzatımı talep edemeyeceğine ilişkin düzenleme yapıldı.
Gecikme cezasının ilk sözleşme bedeli üzerinden yapılacağına ilişkin düzenleme yapıldı.
Mücbir sebepler veya idareden kaynaklı nedenlerle işin bitim tarihinin süre uzatımı verilerek uzatılması halinde yürürlükte bulunan fiyat farkı esasları dikkate alınarak fiyat farkı verileceğine ilişkin düzenleme yapıldı.
İş Programı yapılırken günlük yapılması gereken iş tutarının belirlenmesinde imalatların niteliği, teknik özellikleri ve yapım sürelerinin göz önünde bulundurulması gerektiğine ilişkin düzenleme yapıldı.
Bizzat yüklenici tarafından yapılması öngörülen ve alt yüklenicilere yaptırılamayacak iş kısımlarının tanımlanabilme imkanı getirildi.
Alt yüklenicilere yaptırılacak işlere tutarsal sınırlama getirildi.
Alt yükleniciye yaptırılacak işin imalat grubu olarak ayrılabilir nitelikteki işler kapsamında olması gerektiği şeklinde düzenleme yapıldı.
Hakediş ödemelerinin direkt olarak alt yükleniclere yapılabilmesine ilişkin düzenleme yapıldı.
Gecikme halinde uygulanacak cezalar dahil sözleşme kapsamında kesilecek cezaların toplam tutarının hiçbir durumda ilk sözleşme bedelinin %15’ini geçemeyeceğine ilişkin düzenleme yapıldı.
İş programının sunulmaması veya uygun bulunmaması durumunda gecikilen hergün için ceza kesilmesine yönelik düzenleme yapıldı.
İşyerinde bulundurulması istenen teknik personellere ilişkin bilgi ve belgelerin süresinde idareye sunulmaması durumunda teknik personel bulundurmama cezası kesileceğine ilişkin düzenleme yapıldı.
İşin ihalesine teklif veren isteklilerin bu işte alt yüklenici olamayacaklarına ilişkin düzenleme yapıldı.
Geçici kabul yapılmasıyla ilgili yeni düzenlemeler yapıldı.
Sözleşmede bulunmayan ve ihale tarihi itibarıyla fiyatı tespit edilemeyen işlerin yaptırılması suretiyle iş artışı olan işlerde, iş artışının yasal sınırlar içinde olup olmadığını tespiti için iş artış tutarının endekslerle ihale tarihine çekileceğine ilişkin düzenleme yapıldı.
Resmi Gazetede yayımlanan mevzuat değişikliklerine aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.
Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
|
|
|
|
Yüzbinlerce Karar Arasında Kaybolmayın, İhale Mevzuatıyla İlgili, Kik, Danıştay, Yargıtay, Sayıştay Kararları Burada kikuyusmazlikkararlari@hotmail.com
|
Sitemizde yer alan resim ve yazıların tüm hakları saklıdır.
Hiçbir materyal, izinsiz kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
|
|
|
|